Sevgili Brand Age okuru,

Aylardır hepimizin gündeminde olan koronavirüs sürecinde, Türkiye olarak verdiğimiz mücadelenin ardından normalleşme adımları atmaya başladık. Her ne kadar açıklanan vaka sayıları olumlu yönde düşüş gösterse de Sağlık Bakanımız Dr. Fahrettin Koca’nın da sürekli altını çizdiği gibi rehavete kapılarak hijyeni ve sosyal mesafemizi ihmal etmeyelim.

Sosyal medya, geleneksel medyayı yavaş yavaş geride bırakarak günümüzün en etkili iletişim aracı hâline geldi. Gerek siyasiler ve kamuoyu nezdindeki popüler isimler gerekse diğer kullanıcılar vaktinin büyük bir kısmını bu mecralarda geçiriyor. Öyle ki hızı sebebiyle yapılan pek çok açıklamanın da ilk adresi de sosyal medya platformları oluyor. Durum böyleyken ekonomi ve iş dünyasının dev şirketlerini yönetenlerin de bu mecralardan uzak durması kaçınılmaz hâle geliyor. Ancak yöneticiler, diğer sosyal medya kullanıcılarından farklı olarak yönettiği kurumların kamuoyundaki yüzü oldukları için paylaşımları konusunda çok daha dikkatli olmak durumundalar. Aksi takdirde tek bir yanlış kelime seçimi bile büyük bir krize yol açabiliyor. Adba Analytics ile birlikte bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz “Sosyal Medyanın Fenomen Yöneticileri” analizinde hem yöneticilerin geçtiğimiz yıldan bu yana yaptıkları paylaşımları inceledik hem de sosyal medya kullanıcılarının onlar hakkındaki konuşmalarını araştırdık. Analiz de bir kez daha ortaya koydu ki, yöneticilerin attığı her adım markalarını ve şirketlerini etkiliyor ve yöneticilerin her paylaşımında bu sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekiyor.

Diğer yandan salgının ekonomik yansımasına ilişkin raporlar, içgörü elde edilebilecek veriler ortaya koymaya devam ediyor. Deloitte’un geçtiğimiz sayımızda yer verdiğimiz raporunun ikincisini de yine sayfalarımıza taşıdık. Sektörel bazda büyük bir titizlikle hazırlanan bu raporun sizlere oldukça faydalı kazanımlar sağlayacağını umuyorum.

Salgının tek etkisi ekonomik olmadı elbette. Pandeminin sosyal hayattaki etkilerine dönüp baktığımızda acı bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz. Bilindiği üzere kadına şiddet, maalesef yıllardır ülkemizin kanayan yaralarından biri. Halihazırda pandemi öncesinde olan bu sorun, pandeminin getirdiği karantina süreciyle birlikte şiddet mağdurunu şiddet uygulayıcısı ile geçirdiği süreyi artırarak tekrar gündeme getirdi. Bizler de sorularımızı kadın dayanışması adına faaliyetler gösteren kuruluşlara yönelttik. Yalnızca şiddete maruz kalanlara ve kadınlara değil, hepimize düşen ciddi sorumluluklar ve görevler var.

Skala Media, her ay dergimiz için hazırladığı sektörel bazlı medya yatırım raporunu bu ay COVID-19 süreci çerçevesinde özelleştirdi. Sosyal izolasyon sebebiyle evlerimize kapandığımız günlerde hangi mecraların yatırımlarının ne yönde değişiklik gösterdiğini detaylarıyla inceleyebilirsiniz.

Turkcell Dergilik ve Türk Telekom e-dergi’de olduğumuzu hatırlatarak keyifli okumalar diliyorum.