ABD ve Türkiye arasında sıkça uçuyorum. Türk Hava Yolları kabin ekibiyle artık birbirimizi tanır olduk ve kalkıştan 15 dakika sonra bana sorulan soru ise: “Biscolata Erkekleri ne zaman dönecek?” Nihayet bu soruyu cevaplayabilirim!

Biscolata Erkekleri kampanyası, on yılı aşkın bir süredir devam ediyor ve Biscolata markasını diğer tüketici segmentlerinden daha fazla şekerleme tüketen ve çoğu insanın hangi çikolatayı alacaklarını bilemediklerinde danıştıkları genç kadınlar arasında oluşturmayı sürdürüyor.

Biscolata erkekleri ile amacımız yalnızca marka iletişiminde seksi erkekler kullanmak değil. Bira markaları, seksi kadınlar ile bunun tam tersini yıllardır yapıyor. Ayrıca eminim futbol maçlarında, izledikleri bira reklamlarının sonunda intikamının alındığını düşünen pek çok kadın vardır.

Biscolata erkeklerinin başarısının ardındaki gerçek gizem daha derinde saklı. Kadınların kim olduklarına, neyi sevip istediklerine ve daha da önemlisi toplumda hangi role sahip olmak istediklerine “kendilerinin karar vermesini” simgeliyor. Dolayısıyla şaşırtıcı olmayan bir şekilde, Biscolata’nın dünyasında her zaman erkek kadına hizmet ediyor.

Şölen’in Genç ve Genç Yetişkin Markaları Pazarlama Direktörü Pelin Çölkesen liderliğinde, tüketiciyi tam manasıyla Biscolata dünyasına taşımak ve bunun nasıl bir his olduğunu tasvir etmek için yola çıktık: romantik bir Akdeniz adasında bulunan Biscolata fabrikasına, erkeklerin bu haz dolu çikolatayı yaptığı özel bir ziyaretin hayali.

Pelin, çekim öncesinde Yönetmen Kaan Ayçe’den “Her lokmada, kadının çikolatanın şımartan lezzetinin arzusunu deneyimlemesini ve Biscolata Mood'un her ısırığında bisküvinin çıtırtısıyla isteğinin aşılmaz bir şekilde kabul gördüğünü tecrübe etmesini” istedi.

Pelin, hayal gibi bir tatil vaat eden seyahat acentesi değil; çikolata ve bisküvi işinde olduklarının farkında. Ekibinden reklamda kullanılabilecek ana görselleri bulmasını istedi. Reklamdaki Biscolata Erkekleri tarafından şımartılma deneyimini satın almaya yönlendirmek için kullanılabilecek görseller. Ardından bu niyeti mağazada teşvik edecek etkileyici bir mesajla güdüsel satışı tetiklemek istedi. Kreatif ekip, bunu tek bir kelime ile ifade etti: Isır. Bu kelime Biscolata deneyimini tam anlamıyla yansıttı ve gerçek tüketim deneyimiyle birleştirdi. Pelin bu sloganı şöyle açıkladı: “Yeni sloganımız ‘ISIR’ etkili; çünkü sadece kategorinin en önemli ihtiyaç durumunu içermekle yetinmeyerek aynı zamanda bu hazzın basitliğini de yansıtıyor ve bir eyleme çağrıyı da temsil ediyor.”

Şölen Türkiye Pazarlama Direktörü Çiğdem Tüzüner Serim, bu yılın başında Ozmo ekibinden yeni görevine terfi ettiğinden bu yana, Şölen'in tüm pazarlama iletişimlerinin doğru mesajı, doğru tüketiciye, doğru zamanda ve yerde ulaştırması sorumluluğunu üstlendi. Kader anında satın almayla sonuçlanan 360 derece iletişim.

Yönetmen Kaan Ayçe ve Biscolata ekibi, tüketici ile ilk temas noktasından itibaren etkileyici bir mesajı tanımlamak ve oluşturmak için yola çıktılar; belki evinde kanepede en sevdiği programı izlerken, belki yatmadan önce sosyal medyada biraz vakit geçirirken Biscolata Erkekleri tarafından kendisine serenat yapılır.

Ardından sabah aracıyla ya da metrodan yürüyen merdivenle işe giden genç kadın hedef kitlenin favori alışveriş merkezi olan Zorlu'ya giderken bir hatırlatma.

Ve en önemlisi, öğle arası alışveriş yaparken Migros kasasına yaklaştığı kritik an, ürünle karşılaşma ve ısırma güdüsünün tetiklenmesi.

Pelin, Biscolata ekibine "Bakkallarda bile marka iletişimini sağlayan ufak bir satın alma etkeninin olması gerekiyor. Türkiye'de tüketicilerimizin her gün ziyaret ettiği 80 binden fazla bakkal bulunuyor" diye en kılcal noktaya kadar bu iletişim sürmesi gerektiğini hatırlattı.
 

İletişim döngüsünü kapatın ve satışı tamamlayın.